Geçen Haftaki Kripto Piyasası Geri Çekilmesinin Gerçek Nedeni: Trump'ın Borç Tavanı Kurallarına Yönelik Tehdidi
Geçen hafta kripto piyasası önemli bir geri çekilme yaşadı. Piyasa genel olarak bunu, Fed Başkanı Powell'ın sözde "şahin faiz indirme" açıklamalarına atfetse de, analizler bunun sadece sermaye paniğini tetikleyen ikincil bir faktör olabileceğini göstermektedir. Aslında, asıl etki, Trump'ın geçen Çarşamba Musk ile birlikte Kongre'nin kısa vadeli harcama planı üzerindeki güçlü baskısı ve borç tavanı kurallarının kaldırılması tehdidiyle ortaya çıkan belirsizlikten gelmektedir; bu da fonların güvenli liman arayışını patlattı.
Powell'ın açıklamaları piyasa paniğinin ana nedeni değil
Geçen Perşembe sabahı FOMC faiz kararı piyasa beklentileriyle uyumlu olarak 25 baz puan düşüşle sonuçlandı. Piyasa, riskli varlıkların düşüşünü iki nedene bağlıyor: Öncelikle, nokta grafiği bu toplantıda bir uzlaşma sağlanmadığını gösteriyor; ikincisi, 2025 yılı hedef faiz oranı medyanı %3.75-%4.00 aralığına yükseltildi, faiz indirim beklentisi 4 kezden 2’ye düşürüldü.
Ancak, dikkatli bir analiz sonrasında Powell'ın enflasyon riski konusundaki endişelerinin bazı makro göstergelerin değişiminden değil, daha çok Trump politikalarının belirsizliğinden kaynaklandığı ortaya çıktı. Aynı zamanda gelecekteki ekonomik görünüm konusunda yeterli bir güvenini koruyor.
ABD Hazine tahvili getiri eğrisindeki değişikliklere göre, uzak vadeli faiz oranları gerçekten yükseldi, ancak 1 yıllık getiri oranı üzerinde fazla etkisi olmadı. Bu, piyasanın ileriye dönük ekonomik görünüm konusunda endişeleri olduğunu gösteriyor, ancak risklerin kısa vadede gerçekleşmesi beklenmiyor.
2025 yılının Aralık ayında vadesi dolacak 30 günlük federal fon vadeli işlem sözleşmelerinin fiyatları, piyasanın gelecekteki iki faiz indirimine dair beklentilerini Kasım ayında önceden yansıttığını gösteriyor. Bu nedenle geri çekilme, Fed'in gelecekteki faiz kararları riskinin yeterince temellendirilmediği düşüncesine dayandırılabilir.
Birçok makro veri, ABD PCE endeksi, tarım dışı istihdam ve işsizlik oranı ile GSYİH büyüme detaylarının belirgin bir kötüleşme göstermediğini de ortaya koyuyor. Bu veriler, önümüzdeki yıl enflasyonun yeniden alevlenmesi veya ekonomik durgunluk değerlendirmelerini desteklemiyor.
Geçen çarşamba, Trump, Musk ile birlikte Kongre'nin kısa vadeli harcama tasarısına şiddetli bir baskı uyguladı ve borç tavanı kuralını kalıcı olarak kaldırmakla tehdit etti, bu da piyasalarda büyük bir huzursuzluk yarattı.
Yeni harcama tasarısının sonunda kabul edilmesi, hükümet departmanlarının kapanmasını önlese de, Trump'ın borç tavanının kaldırılması konusundaki tutumu açıkça piyasada endişelere yol açtı. Trump'ın Temsilciler Meclisi'nde güçlü bir söz hakkına sahip olduğu göz önüne alındığında, 3 Ocak'ta yeni seçilen milletvekillerinin göreve başlamasıyla borç tavanının kaldırılma olasılığı büyük ölçüde artıyor.
Şu anda ABD kamu borcunun GSYİH içindeki oranı tarihsel olarak en yüksek seviyeye ulaşmış durumda, %120'yi aştı. Eğer bu noktada borç tavanı kaldırılırsa, bu ABD'nin gelecekte uzun bir süre boyunca herhangi bir mali disiplin kısıtlaması olmaksızın hareket edebileceği anlamına geliyor, bu da dolar kredi sistemi üzerindeki etkisinin tahmin edilmesini zorlaştırıyor.
Trump'un bunu yapma nedeni oldukça basit: kısa vadeli borç krizi riskini aşmak. Vergi indirimleri ve kamu borcunu azaltmak, yönetiminin ana odak noktası; ancak vergi indirimleri kısa vadede hükümet gelirlerinde düşüşe neden olacaktır. Politika uygulama sürecinin sancılı dönemini aşmak için, borç tavanı kısıtlamasını kaldırmak ve mali krizi aşmak için borçlanmaya devam etmek oldukça uygun görünüyor.
Bu hareket, Bitcoin rezervinin ABD borç krizine çözüm bulma anlatısını dolaylı yoldan da olsa zayıflattı ve kripto piyasasında kar realizasyonu ile riskten kaçınma duygusunu tetikledi. Bu nedenle, önümüzdeki dönemde Trump ekibinin politikalarının gözlemlenmesi, diğer faktörlerden daha önemli hale gelecek ve sürekli olarak takip edilmesi gerekecek.
This page may contain third-party content, which is provided for information purposes only (not representations/warranties) and should not be considered as an endorsement of its views by Gate, nor as financial or professional advice. See Disclaimer for details.
18 Likes
Reward
18
9
Share
Comment
0/400
StablecoinAnxiety
· 07-27 00:20
Yine A Chuan bir şeyler yapıyor.
View OriginalReply0
WhaleWatcher
· 07-26 12:46
Yine Donald Trump sahneye çıktı.
View OriginalReply0
DAOdreamer
· 07-26 10:00
Yine eski Trump bir şeyler yapıyor.
View OriginalReply0
SchrodingerGas
· 07-25 03:33
Makro birleşim olaylarının yarattığı durgunluk beklentisi asıl sebeptir. On-chain veriler gerçekten de büyük yatırımcıların sessizce erken çıktığını gösteriyor.
View OriginalReply0
OldLeekMaster
· 07-24 05:48
Gerçekten de, Başkan Çu, sorun çıkarma konusunda bir numara.
View OriginalReply0
GateUser-afe07a92
· 07-24 05:47
Yine Trump'ın ortalığı karıştırdığını mı düşünüyorsunuz?
View OriginalReply0
Rugpull幸存者
· 07-24 05:46
Yine Trump bir şeyler yapıyor
View OriginalReply0
RugpullTherapist
· 07-24 05:42
Trump yine ortalığı karıştırdı, kripto dünyası korkudan titriyor.
Trump'un borç tavanı tehdidi, kripto piyasasında geri çekmenin ana nedeni, Federal Rezerv (FED) açıklamaları değil.
Geçen Haftaki Kripto Piyasası Geri Çekilmesinin Gerçek Nedeni: Trump'ın Borç Tavanı Kurallarına Yönelik Tehdidi
Geçen hafta kripto piyasası önemli bir geri çekilme yaşadı. Piyasa genel olarak bunu, Fed Başkanı Powell'ın sözde "şahin faiz indirme" açıklamalarına atfetse de, analizler bunun sadece sermaye paniğini tetikleyen ikincil bir faktör olabileceğini göstermektedir. Aslında, asıl etki, Trump'ın geçen Çarşamba Musk ile birlikte Kongre'nin kısa vadeli harcama planı üzerindeki güçlü baskısı ve borç tavanı kurallarının kaldırılması tehdidiyle ortaya çıkan belirsizlikten gelmektedir; bu da fonların güvenli liman arayışını patlattı.
Powell'ın açıklamaları piyasa paniğinin ana nedeni değil
Geçen Perşembe sabahı FOMC faiz kararı piyasa beklentileriyle uyumlu olarak 25 baz puan düşüşle sonuçlandı. Piyasa, riskli varlıkların düşüşünü iki nedene bağlıyor: Öncelikle, nokta grafiği bu toplantıda bir uzlaşma sağlanmadığını gösteriyor; ikincisi, 2025 yılı hedef faiz oranı medyanı %3.75-%4.00 aralığına yükseltildi, faiz indirim beklentisi 4 kezden 2’ye düşürüldü.
Ancak, dikkatli bir analiz sonrasında Powell'ın enflasyon riski konusundaki endişelerinin bazı makro göstergelerin değişiminden değil, daha çok Trump politikalarının belirsizliğinden kaynaklandığı ortaya çıktı. Aynı zamanda gelecekteki ekonomik görünüm konusunda yeterli bir güvenini koruyor.
ABD Hazine tahvili getiri eğrisindeki değişikliklere göre, uzak vadeli faiz oranları gerçekten yükseldi, ancak 1 yıllık getiri oranı üzerinde fazla etkisi olmadı. Bu, piyasanın ileriye dönük ekonomik görünüm konusunda endişeleri olduğunu gösteriyor, ancak risklerin kısa vadede gerçekleşmesi beklenmiyor.
2025 yılının Aralık ayında vadesi dolacak 30 günlük federal fon vadeli işlem sözleşmelerinin fiyatları, piyasanın gelecekteki iki faiz indirimine dair beklentilerini Kasım ayında önceden yansıttığını gösteriyor. Bu nedenle geri çekilme, Fed'in gelecekteki faiz kararları riskinin yeterince temellendirilmediği düşüncesine dayandırılabilir.
Birçok makro veri, ABD PCE endeksi, tarım dışı istihdam ve işsizlik oranı ile GSYİH büyüme detaylarının belirgin bir kötüleşme göstermediğini de ortaya koyuyor. Bu veriler, önümüzdeki yıl enflasyonun yeniden alevlenmesi veya ekonomik durgunluk değerlendirmelerini desteklemiyor.
Trump'un borç tavanını kaldırma tehdidi piyasalarda endişe yarattı
Geçen çarşamba, Trump, Musk ile birlikte Kongre'nin kısa vadeli harcama tasarısına şiddetli bir baskı uyguladı ve borç tavanı kuralını kalıcı olarak kaldırmakla tehdit etti, bu da piyasalarda büyük bir huzursuzluk yarattı.
Yeni harcama tasarısının sonunda kabul edilmesi, hükümet departmanlarının kapanmasını önlese de, Trump'ın borç tavanının kaldırılması konusundaki tutumu açıkça piyasada endişelere yol açtı. Trump'ın Temsilciler Meclisi'nde güçlü bir söz hakkına sahip olduğu göz önüne alındığında, 3 Ocak'ta yeni seçilen milletvekillerinin göreve başlamasıyla borç tavanının kaldırılma olasılığı büyük ölçüde artıyor.
Şu anda ABD kamu borcunun GSYİH içindeki oranı tarihsel olarak en yüksek seviyeye ulaşmış durumda, %120'yi aştı. Eğer bu noktada borç tavanı kaldırılırsa, bu ABD'nin gelecekte uzun bir süre boyunca herhangi bir mali disiplin kısıtlaması olmaksızın hareket edebileceği anlamına geliyor, bu da dolar kredi sistemi üzerindeki etkisinin tahmin edilmesini zorlaştırıyor.
Trump'un bunu yapma nedeni oldukça basit: kısa vadeli borç krizi riskini aşmak. Vergi indirimleri ve kamu borcunu azaltmak, yönetiminin ana odak noktası; ancak vergi indirimleri kısa vadede hükümet gelirlerinde düşüşe neden olacaktır. Politika uygulama sürecinin sancılı dönemini aşmak için, borç tavanı kısıtlamasını kaldırmak ve mali krizi aşmak için borçlanmaya devam etmek oldukça uygun görünüyor.
Bu hareket, Bitcoin rezervinin ABD borç krizine çözüm bulma anlatısını dolaylı yoldan da olsa zayıflattı ve kripto piyasasında kar realizasyonu ile riskten kaçınma duygusunu tetikledi. Bu nedenle, önümüzdeki dönemde Trump ekibinin politikalarının gözlemlenmesi, diğer faktörlerden daha önemli hale gelecek ve sürekli olarak takip edilmesi gerekecek.