Stabilcoin Ödemelerinin Yeni Paradigmasını Değerlendirmek: Küresel Fon Akışını Yeniden Şekillendirmek
Stablecoin, dijital para alanında temsilci bir araç olarak, blockchain'in geleneksel finansal ödeme sistemlerine yeni, verimli bir altyapı sağlama potansiyelini göstermektedir. Geçtiğimiz yıl, stablecoin toplam piyasa değeri %50'den fazla büyüyerek şu anda 250 milyar doları aşmış durumda ve dünya genelinde trilyonlarca dolarlık ödeme fonlarının verimli bir şekilde akışını sağlamaktadır.
Sektör uzmanları, stablecoin'in değerinin blockchain'in "anlık para ve değer transferi" konusundaki temel yeteneğini yansıttığını iyi bilirler. Bu, zincir üzerinde ticari kapalı döngü ödemelerini mümkün kılmaktadır. Ancak, gerçek kurumsal ödeme senaryoları, basit bir bireyler arası transferden çok daha karmaşıktır.
Şu anda işletmelere yönelik stablecoin uygulamaları genellikle "stablecoin sandviçi" mimarisini kullanmaktadır; bu, blok zincirinin geleneksel ödeme kanallarının yatay değer/para transferinin yerini aldığı anlamına gelir, ancak üst ve alt uçlar hâlâ geleneksel finansal ödeme sistemine bağımlıdır. Bu tasarım iyileştirmeler sağlasa da, blok zincirinin avantajlarının tam olarak kullanılmasını sınırlamaktadır.
Bu makale, küresel fon transferi perspektifinden, stablecoin'in küresel çapraz ödeme işlemlerinde nasıl uygulandığını ele alacaktır:
Mevcut küresel sınır ötesi ödeme sistemini analiz et;
Stabilcoin üçgen yapısının fon yönetimi, B2B ödemeleri ve kart ağı uzlaşmasındaki spesifik iyileştirmeleri analiz edin;
Stabilcoin'in sandviçin iki ucundaki zorlukları nasıl aşacağımızı tartışmak ve blok zincirinin değerinin süreç boyunca nasıl akmasını sağlamak.
Bir, stablecoin ödemeleri arka planı
Stablecoin'lerin birçok uygulaması arasında, B2B işletme ödemeleri en dikkat çekici olanıdır. Son raporlar, geçen yıl her ay B2B işletme ödemelerinin 770 milyon dolardan 3 milyar dolara yükseldiğini göstermektedir. Stablecoin, belirli bir ödeme platformundaki işlem hacminin neredeyse yarısını oluşturmaktadır ve müşterilerin %49'u aktif olarak stablecoin ile ödeme yapmaktadır.
Önde gelen şirketlerin iç verileri, alt pazar ölçeğini daha iyi yansıtmaktadır. Bir büyük ödeme şirketinin yıllık işlem hacminin yaklaşık 15 milyar dolar olduğu bildirilmektedir, bunun yaklaşık yarısı B2B işletme ödemelerinden gelmektedir. Diğer bir şirketin yıllık işlem hacmi 10 milyar dolar olup, küresel B2B stablecoin sınır ötesi ödeme pazarının %20'sini oluşturduğu tahmin edilmektedir.
Küresel ödemelerin kullanımı giderek yaygınlaşıyor, çünkü finansal ödeme altyapısı daha eski hale geldikçe, blockchain tabanlı stablecoinlerin avantajları daha da artıyor. Geleneksel ödeme ağları her yıl 100 trilyon dolardan fazla küresel ödeme tutarını kolaylaştırıyor, ancak işletmeler ve bankalar hala büyük karmaşıklık ve gecikme sorunlarıyla karşı karşıya.
İki, Küresel Sınır Ötesi Ödeme Modelleri
2.1 Geleneksel banka altyapısına dayanan model
Dünya genelinde ödemeler şu anda geleneksel banka ağına dayanmaktadır. Farklı ülkelerdeki bankalar arasındaki işlemler, "mesaj iletimi" ve "fon uzlaşması" olmak üzere iki parçaya ayrılmaktadır: belirli bir mesaj sistemi, bankalar arasında transfer talimatlarını iletmekle sorumludur, gerçek fon akışı ise yalnızca önceden tanımlanmış hesaplara sahip olan ve doğrudan borç/alacak transferi yapabilen bankalar arasında gerçekleşmektedir.
Sadece iki banka bu sisteme bağlandığında ve birbirleriyle ortaklık kurduğunda, nihai para transferi hesaplaması tamamlanabilir. Eğer taraflar arasında doğrudan bir işbirliği yoksa, para hesaplamasını tamamlamak için uygun arayüz ve pozisyona sahip bir aracılar zinciri oluşturulması gerekir.
Daha fazla aracılık bankası ihtiyacı ile birlikte, uzayan uzlaşma süreleri, artan maliyetler ve takip zorlukları gibi sorunlar ortaya çıkmaktadır. Bu da, finansal altyapısı gelişmemiş komşu ülkeler arasındaki sınır ötesi ödemelerin, gelişmiş ülkelerin bankaları üzerinden yapılmasına neden olarak büyük zorluklar getirmektedir.
2.2 PSP Tabanlı Sınır Ötesi Fon Havuzu Modeli
Sınır ötesi para transferi sağlayıcısı (XBMT)'in hizmet modeli ortaya çıktı ve işletmelerin geleneksel kanallar aracılığıyla doğrudan işlem yapmadan küresel ödemeler gerçekleştirmesine olanak tanımaktadır. Bu yetenek "küresel çoklu coin hesabı" veya "yerel alım hesabı" olarak adlandırılmaktadır.
Temelinde sınır ötesi fon havuzu modeli bulunmaktadır, ana hizmeti ise işletmelere çoklu para birimi havuzu sağlayarak farklı ülkeler arasında esnek ödemeler yapabilmelerini sağlamaktır.
XBMT, uyumluluğu ve banka ilişkilerini yönetmekten sorumludur, işletmelere tek bir çoklu para birimi banka ürünü sunarak bir "kapalı döngü" oluşturur. Likidite, hesaplar arasında dahili olarak yönetilir.
XBMT, günümüzde küresel B2B işletme ödemeleri ve işletme fon yönetimi pazarında önemli bir konumda bulunmaktadır. Kapalı devre modeli ile faaliyet göstermekte, gerekli likiditeyi önceden hazırlamakta ve dağıtımını talebe göre işletme müşterilerine yapmaktadır. Uçtan uca süreci kontrol ettiğinden, XBMT müşterilere katı limitler ve risk kontrol kuralları belirlemektedir.
Görünüşte göz alıcı olmasına rağmen, XBMT hala geleneksel bir altyapının üstünde inşa edilmiştir ve "anında hesaplama" deneyimini "üretiyor" olabilmek için zarif bir likidite yönetim tekniğine dayanıyor. Ancak, bu tür bir tasarımın hızı ve ölçeği, her zaman XBMT'nin belirli ülkelerdeki mevcut likidite ve temel settlment altyapısının kendi tasfiye süresi ile sınırlıdır.
Bazı sınır ötesi ödeme şirketleri, gelişmiş ülkelerde nispeten tamamlanmış bir "küresel çoklu para birimi hesabı" veya "yerel ödeme hesabı" oluşturmuşlardır ve nispeten "sıfır maliyet" ile fon dağıtımı gerçekleştirebilmektedirler. Bu, "stabilcoin sandviç" modeli ile karşılaştırıldığında, iki uçta para giriş ve çıkış maliyetleri olması nedeniyle daha büyük bir maliyet avantajı sunmaktadır.
Bu nedenle, stablecoin ödemelerinin benimsenmesi için belirgin bir sahne avantajına ihtiyaç vardır, genelleme yapılamaz.
2.3 stablecoin modu
Eğer XBMT, B2B işletmeleri için ödeme senaryolarına özenle tasarlanmış bir "yapısal ürün" ise, o zaman stablecoin daha temel bir sıçramayı temsil ediyor: blok zinciri teknolojisini kullanarak, internet ticaretinin çalışma biçimini yeniden yapılandırıyor.
Stablecoin'in hesap dönemleri, onun ihraç edildiği blok zincirinin blok oluşturma süresiyle eşittir - bu, geleneksel transferlerle karşılaştırıldığında, büyük bir hız artışıdır. Geleneksel yöntemlere dayanan herhangi bir sistem, stablecoin'in ihraç ve mülkiyetini takip edebilen paylaşımlı, doğrulanabilir bir defterle değiştirilebilir.
Daha da önemlisi, stablecoin'ler genellikle akıllı sözleşme platformları üzerinde dağıtılır, bu da geleneksel banka sistemlerinin gerçekleştiremeyeceği yenilikçi sistemlerin ve iş akışlarının mümkün olmasını sağlar. Örneğin, XBMT belirli bir mantığı eklemek istiyorsa, her ülkedeki bankalarda API entegrasyonu yapması gerekir; ancak açık ve doğrulanabilir bir protokol üzerinde, herkes stablecoin'e izin olmaksızın özellik ekleyebilir.
Makro perspektiften bakıldığında, daha hızlı ve daha etkileşimli finansal ödemeler, küresel GSYİH'yı doğrudan artırabilir: Şirketler daha hızlı ödeme alabilir, fonlar daha hızlı aşağı akış süreçlerine geçebilir ve bu da uzlaşma gecikmelerinden kaynaklanan yönetim maliyetlerini ve fon kullanımını azaltabilir. Uzlaşma döngüsü "gün"den "saniye"ye veya "dakika"ya sıkıştırıldığında, zincirleme etkisi tüm ekonomi üzerinde etkili olacaktır. Aynı zamanda, doğrulanabilir standartların varlığı, finansal yeniliklerin ilk kez küresel ölçekte izin olmaksızın gerçekleşmesine olanak tanır - bu, geleneksel finans sisteminin ulaşamayacağı bir niteliksel değişimdir.
Bir şirketin finans yönetimi açısından bir örnek: Bir şirketin belirli bir tarihte B ülkesinde b para birimi ile ödeme yapma yükümlülüğü vardır. Ödeme vadesinden önce A ülkesinden a para birimi cinsinden fon transferi yapmaları gerekmektedir. Bu, ön ödeme sürecidir ve şirketin finans ekibi, ödemenin zamanında yapılabilmesi için gerekli hazırlık süresini dikkate almalıdır.
Ekip, ödemeleri zamanında gerçekleştirebilmek için yerel bir bankada hesap açmalıdır. Bunu desteklemek için şirket, bölgedeki ortaklardan kısa vadeli kredi talep edebilir. Küresel fonların hesaplanmasındaki gecikme süresi uzadıkça, döviz riskine maruz kalma da artar ve işletmenin finans departmanının sermaye gereksinimleri de yükselir. Sadece küresel ödemeleri gerçekleştirmek isteyen işletmeler için, döviz riskini hedge etmek ve kısa vadeli likiditeyi hesaplamak amacıyla türev ürünlerin yönetilmesi büyük ölçüde operasyonel masrafları artıracaktır.
Stablecoin, uluslararası hesaplama gecikmesi kontrolü gereksinimlerini ortadan kaldırarak bu sistemi basitleştirebilir. "Stablecoin sandviçi" yapısının rolünü görebiliriz: her ne kadar iki ucundaki başlangıç yatırımı ve çekimi yine de fiat para sistemi ile etkileşime girmek zorundaysa da, stablecoin'in varlığı, iki taraf arasındaki fiat para "yokuşu" arasında fon akışının sorunsuz bir şekilde tamamlanmasını sağlar.
Stablecoin kullanarak, tüm işlem süreci A ülkesi ve B ülkesinin kendi sınırları içinde yerel transferler olarak bölünürken, blockchain iki taraf arasında küresel likidite hesaplamasını gerçekleştirir. (Not: Bu değişimin başarılı olabilmesi için, A stablecoin'in B stablecoin'e dönüştürülebilmesi için zincirde yeterli likidite olmalıdır. )
3.2 B2B işletme ödemesi
Küresel B2B işletme ödemeleri süreci, işletme finansmanı yönetimine benzer, ancak B2B senaryoları daha büyük kazançlar elde edebilir çünkü B2B ödemeleri genellikle daha karmaşıktır ve başarıları, işletmenin diğer operasyonel aşamalarını etkileyebilir.
Bu tür ödemelerde, farklı ülkelerin bankaları genellikle bir hizmet veya malın teslimatı ile doğrudan bağlantılıdır. Bu, tarafların ödeme ilerlemesini takip etme konusundaki hassasiyetini artırır. Örneğin, ön finansman maliyetinin yüksekliği, bir gelen ödemenin gerçek zamanlı durumuna bağlı olabilir.
Ayrıca, işletmelerin ihtiyaç duyduğu ödeme kanalları daha az bilinen bir kanal ise, genellikle fon transferini tamamlamak için birden fazla uluslararası geçiş yolu kullanmaları gerekir - bu tür yolların net bir ilerleme bildirim mekanizması olmayabilir ve bankaların 7/24 açık olmaması nedeniyle ödeme süresi kolayca uzayabilir.
Bu B2B uluslararası ödeme süreçleri zincir ortasında stablecoin ile gerçekleştirildiğinde, işletme düzeyinde bir dizi ek fayda ortaya çıkacaktır:
Taraflar, ödeme durumunu net bir şekilde ve gerçek zamanlı olarak yönetebilir ve izleyebilir.
Finansman, zaman açısından kritik olan hammadde veya teslimat noktaları ile doğrudan ilişkilendirilebilir, bu da malların zamanında ulaşımına yüksek derecede bağımlı olan işletmelerin büyük risklerden veya gecikmelerden kaçınmasına olanak tanır.
Risklerin azalmasıyla birlikte, sermaye maliyeti de düşmekte ve sermaye dönüşüm hızı artmaktadır; stablecoin entegrasyon çözümlerinin olgunlaşmasıyla birlikte, bu etki küresel ölçekte dikkate değer bir verimlilik artışı sağlayacaktır.
Şirket finans yönetimi senaryolarına benzer şekilde, acentelik bağlantıları, ön finansman talepleri ve çoğu döviz açıkları temel olarak ortadan kaldırılmıştır. Tüm süreç, geçmişteki 3 günden sadece birkaç saniyeye sıkıştırılmıştır ve piyasa kapalıyken düşünmek gerekmez, işletme sermayesi ihtiyacı bu nedenle önemli ölçüde küçülmüş ve basitleştirilmiştir.
3.3 Kart Organizasyonu Ağı Ödemeleri
Kart organizasyonları ağı içinde, kart çıkaran kuruluş, kart sahibinin adına, satıcıların alım bankasına ödeme gönderir. Alım bankası ödemeyi alır ve bunu satıcının hesabına kaydeder. Bu bankalar, borçları doğrudan tasfiye etmez; hepsi bir ödeme ağına bağlıdır ve bu ağ, bankalar arasında iş günü içinde banka çalışma saatlerinde net hesaplaşma gerçekleştirir. Her banka, zamanında havale yapabilmesi için önceden ödenmiş bir bakiye bulundurmalıdır.
Büyük bir ödeme şirketi, 2021 yılında stabilcoin kullanarak acquirer ve issuer arasında hesaplaşma yapmaya başlamıştır. Bu stabilcoin kullanımı, havale sürecinin yerini alarak Ethereum ve Solana üzerindeki USDC'yi kullanmaya yönelmiştir. Belirli bir tarihte kart yetkilendirmesi tamamlandıktan sonra, şirket USDC kullanarak işlem taraflarının bankalarından para çekmekte veya kredi vermektedir.
Bu sistemin dahili bir ağda çalışmasından dolayı, net etkisi ağdaki ortakların yararına olmaktadır. Bu, XBMT'nin kapalı devre sistemine en çok benzemektedir, ancak kart organizasyonu ağının büyük ölçeği, ihraççı/tedarikçi kuruluşların yararına olmaktadır (çünkü daha önce küresel ödemeleri yönetmek zorundaydılar).
Stablecoinlerin avantajları, fon yönetimi ile benzerlik gösterir, ancak bu avantajlar ağ içindeki bankalara aittir: uluslararası para transferi için gereken sermaye gereksinimlerini azaltarak döviz riski kaçınılmasını sağlar. Ayrıca, blok zincirinin açıklığı, doğrulanabilirliği ve programlanabilirliği, ağ içindeki bankalar arasında kredi olanağı sunar.
This page may contain third-party content, which is provided for information purposes only (not representations/warranties) and should not be considered as an endorsement of its views by Gate, nor as financial or professional advice. See Disclaimer for details.
Stablecoin'lar küresel ödemeleri yeniden şekillendiriyor: Sandviç modelinden kesintisiz fon akışına
Stabilcoin Ödemelerinin Yeni Paradigmasını Değerlendirmek: Küresel Fon Akışını Yeniden Şekillendirmek
Stablecoin, dijital para alanında temsilci bir araç olarak, blockchain'in geleneksel finansal ödeme sistemlerine yeni, verimli bir altyapı sağlama potansiyelini göstermektedir. Geçtiğimiz yıl, stablecoin toplam piyasa değeri %50'den fazla büyüyerek şu anda 250 milyar doları aşmış durumda ve dünya genelinde trilyonlarca dolarlık ödeme fonlarının verimli bir şekilde akışını sağlamaktadır.
Sektör uzmanları, stablecoin'in değerinin blockchain'in "anlık para ve değer transferi" konusundaki temel yeteneğini yansıttığını iyi bilirler. Bu, zincir üzerinde ticari kapalı döngü ödemelerini mümkün kılmaktadır. Ancak, gerçek kurumsal ödeme senaryoları, basit bir bireyler arası transferden çok daha karmaşıktır.
Şu anda işletmelere yönelik stablecoin uygulamaları genellikle "stablecoin sandviçi" mimarisini kullanmaktadır; bu, blok zincirinin geleneksel ödeme kanallarının yatay değer/para transferinin yerini aldığı anlamına gelir, ancak üst ve alt uçlar hâlâ geleneksel finansal ödeme sistemine bağımlıdır. Bu tasarım iyileştirmeler sağlasa da, blok zincirinin avantajlarının tam olarak kullanılmasını sınırlamaktadır.
Bu makale, küresel fon transferi perspektifinden, stablecoin'in küresel çapraz ödeme işlemlerinde nasıl uygulandığını ele alacaktır:
Bir, stablecoin ödemeleri arka planı
Stablecoin'lerin birçok uygulaması arasında, B2B işletme ödemeleri en dikkat çekici olanıdır. Son raporlar, geçen yıl her ay B2B işletme ödemelerinin 770 milyon dolardan 3 milyar dolara yükseldiğini göstermektedir. Stablecoin, belirli bir ödeme platformundaki işlem hacminin neredeyse yarısını oluşturmaktadır ve müşterilerin %49'u aktif olarak stablecoin ile ödeme yapmaktadır.
Önde gelen şirketlerin iç verileri, alt pazar ölçeğini daha iyi yansıtmaktadır. Bir büyük ödeme şirketinin yıllık işlem hacminin yaklaşık 15 milyar dolar olduğu bildirilmektedir, bunun yaklaşık yarısı B2B işletme ödemelerinden gelmektedir. Diğer bir şirketin yıllık işlem hacmi 10 milyar dolar olup, küresel B2B stablecoin sınır ötesi ödeme pazarının %20'sini oluşturduğu tahmin edilmektedir.
Küresel ödemelerin kullanımı giderek yaygınlaşıyor, çünkü finansal ödeme altyapısı daha eski hale geldikçe, blockchain tabanlı stablecoinlerin avantajları daha da artıyor. Geleneksel ödeme ağları her yıl 100 trilyon dolardan fazla küresel ödeme tutarını kolaylaştırıyor, ancak işletmeler ve bankalar hala büyük karmaşıklık ve gecikme sorunlarıyla karşı karşıya.
İki, Küresel Sınır Ötesi Ödeme Modelleri
2.1 Geleneksel banka altyapısına dayanan model
Dünya genelinde ödemeler şu anda geleneksel banka ağına dayanmaktadır. Farklı ülkelerdeki bankalar arasındaki işlemler, "mesaj iletimi" ve "fon uzlaşması" olmak üzere iki parçaya ayrılmaktadır: belirli bir mesaj sistemi, bankalar arasında transfer talimatlarını iletmekle sorumludur, gerçek fon akışı ise yalnızca önceden tanımlanmış hesaplara sahip olan ve doğrudan borç/alacak transferi yapabilen bankalar arasında gerçekleşmektedir.
Sadece iki banka bu sisteme bağlandığında ve birbirleriyle ortaklık kurduğunda, nihai para transferi hesaplaması tamamlanabilir. Eğer taraflar arasında doğrudan bir işbirliği yoksa, para hesaplamasını tamamlamak için uygun arayüz ve pozisyona sahip bir aracılar zinciri oluşturulması gerekir.
Daha fazla aracılık bankası ihtiyacı ile birlikte, uzayan uzlaşma süreleri, artan maliyetler ve takip zorlukları gibi sorunlar ortaya çıkmaktadır. Bu da, finansal altyapısı gelişmemiş komşu ülkeler arasındaki sınır ötesi ödemelerin, gelişmiş ülkelerin bankaları üzerinden yapılmasına neden olarak büyük zorluklar getirmektedir.
2.2 PSP Tabanlı Sınır Ötesi Fon Havuzu Modeli
Sınır ötesi para transferi sağlayıcısı (XBMT)'in hizmet modeli ortaya çıktı ve işletmelerin geleneksel kanallar aracılığıyla doğrudan işlem yapmadan küresel ödemeler gerçekleştirmesine olanak tanımaktadır. Bu yetenek "küresel çoklu coin hesabı" veya "yerel alım hesabı" olarak adlandırılmaktadır.
Temelinde sınır ötesi fon havuzu modeli bulunmaktadır, ana hizmeti ise işletmelere çoklu para birimi havuzu sağlayarak farklı ülkeler arasında esnek ödemeler yapabilmelerini sağlamaktır.
XBMT, uyumluluğu ve banka ilişkilerini yönetmekten sorumludur, işletmelere tek bir çoklu para birimi banka ürünü sunarak bir "kapalı döngü" oluşturur. Likidite, hesaplar arasında dahili olarak yönetilir.
XBMT, günümüzde küresel B2B işletme ödemeleri ve işletme fon yönetimi pazarında önemli bir konumda bulunmaktadır. Kapalı devre modeli ile faaliyet göstermekte, gerekli likiditeyi önceden hazırlamakta ve dağıtımını talebe göre işletme müşterilerine yapmaktadır. Uçtan uca süreci kontrol ettiğinden, XBMT müşterilere katı limitler ve risk kontrol kuralları belirlemektedir.
Görünüşte göz alıcı olmasına rağmen, XBMT hala geleneksel bir altyapının üstünde inşa edilmiştir ve "anında hesaplama" deneyimini "üretiyor" olabilmek için zarif bir likidite yönetim tekniğine dayanıyor. Ancak, bu tür bir tasarımın hızı ve ölçeği, her zaman XBMT'nin belirli ülkelerdeki mevcut likidite ve temel settlment altyapısının kendi tasfiye süresi ile sınırlıdır.
Bazı sınır ötesi ödeme şirketleri, gelişmiş ülkelerde nispeten tamamlanmış bir "küresel çoklu para birimi hesabı" veya "yerel ödeme hesabı" oluşturmuşlardır ve nispeten "sıfır maliyet" ile fon dağıtımı gerçekleştirebilmektedirler. Bu, "stabilcoin sandviç" modeli ile karşılaştırıldığında, iki uçta para giriş ve çıkış maliyetleri olması nedeniyle daha büyük bir maliyet avantajı sunmaktadır.
Bu nedenle, stablecoin ödemelerinin benimsenmesi için belirgin bir sahne avantajına ihtiyaç vardır, genelleme yapılamaz.
2.3 stablecoin modu
Eğer XBMT, B2B işletmeleri için ödeme senaryolarına özenle tasarlanmış bir "yapısal ürün" ise, o zaman stablecoin daha temel bir sıçramayı temsil ediyor: blok zinciri teknolojisini kullanarak, internet ticaretinin çalışma biçimini yeniden yapılandırıyor.
Stablecoin'in hesap dönemleri, onun ihraç edildiği blok zincirinin blok oluşturma süresiyle eşittir - bu, geleneksel transferlerle karşılaştırıldığında, büyük bir hız artışıdır. Geleneksel yöntemlere dayanan herhangi bir sistem, stablecoin'in ihraç ve mülkiyetini takip edebilen paylaşımlı, doğrulanabilir bir defterle değiştirilebilir.
Daha da önemlisi, stablecoin'ler genellikle akıllı sözleşme platformları üzerinde dağıtılır, bu da geleneksel banka sistemlerinin gerçekleştiremeyeceği yenilikçi sistemlerin ve iş akışlarının mümkün olmasını sağlar. Örneğin, XBMT belirli bir mantığı eklemek istiyorsa, her ülkedeki bankalarda API entegrasyonu yapması gerekir; ancak açık ve doğrulanabilir bir protokol üzerinde, herkes stablecoin'e izin olmaksızın özellik ekleyebilir.
Makro perspektiften bakıldığında, daha hızlı ve daha etkileşimli finansal ödemeler, küresel GSYİH'yı doğrudan artırabilir: Şirketler daha hızlı ödeme alabilir, fonlar daha hızlı aşağı akış süreçlerine geçebilir ve bu da uzlaşma gecikmelerinden kaynaklanan yönetim maliyetlerini ve fon kullanımını azaltabilir. Uzlaşma döngüsü "gün"den "saniye"ye veya "dakika"ya sıkıştırıldığında, zincirleme etkisi tüm ekonomi üzerinde etkili olacaktır. Aynı zamanda, doğrulanabilir standartların varlığı, finansal yeniliklerin ilk kez küresel ölçekte izin olmaksızın gerçekleşmesine olanak tanır - bu, geleneksel finans sisteminin ulaşamayacağı bir niteliksel değişimdir.
Üç, stabilcoinlerin küresel ödemelerdeki uygulamaları
3.1 Şirket Sermaye Yönetimi
Bir şirketin finans yönetimi açısından bir örnek: Bir şirketin belirli bir tarihte B ülkesinde b para birimi ile ödeme yapma yükümlülüğü vardır. Ödeme vadesinden önce A ülkesinden a para birimi cinsinden fon transferi yapmaları gerekmektedir. Bu, ön ödeme sürecidir ve şirketin finans ekibi, ödemenin zamanında yapılabilmesi için gerekli hazırlık süresini dikkate almalıdır.
Ekip, ödemeleri zamanında gerçekleştirebilmek için yerel bir bankada hesap açmalıdır. Bunu desteklemek için şirket, bölgedeki ortaklardan kısa vadeli kredi talep edebilir. Küresel fonların hesaplanmasındaki gecikme süresi uzadıkça, döviz riskine maruz kalma da artar ve işletmenin finans departmanının sermaye gereksinimleri de yükselir. Sadece küresel ödemeleri gerçekleştirmek isteyen işletmeler için, döviz riskini hedge etmek ve kısa vadeli likiditeyi hesaplamak amacıyla türev ürünlerin yönetilmesi büyük ölçüde operasyonel masrafları artıracaktır.
Stablecoin, uluslararası hesaplama gecikmesi kontrolü gereksinimlerini ortadan kaldırarak bu sistemi basitleştirebilir. "Stablecoin sandviçi" yapısının rolünü görebiliriz: her ne kadar iki ucundaki başlangıç yatırımı ve çekimi yine de fiat para sistemi ile etkileşime girmek zorundaysa da, stablecoin'in varlığı, iki taraf arasındaki fiat para "yokuşu" arasında fon akışının sorunsuz bir şekilde tamamlanmasını sağlar.
Stablecoin kullanarak, tüm işlem süreci A ülkesi ve B ülkesinin kendi sınırları içinde yerel transferler olarak bölünürken, blockchain iki taraf arasında küresel likidite hesaplamasını gerçekleştirir. (Not: Bu değişimin başarılı olabilmesi için, A stablecoin'in B stablecoin'e dönüştürülebilmesi için zincirde yeterli likidite olmalıdır. )
3.2 B2B işletme ödemesi
Küresel B2B işletme ödemeleri süreci, işletme finansmanı yönetimine benzer, ancak B2B senaryoları daha büyük kazançlar elde edebilir çünkü B2B ödemeleri genellikle daha karmaşıktır ve başarıları, işletmenin diğer operasyonel aşamalarını etkileyebilir.
Bu tür ödemelerde, farklı ülkelerin bankaları genellikle bir hizmet veya malın teslimatı ile doğrudan bağlantılıdır. Bu, tarafların ödeme ilerlemesini takip etme konusundaki hassasiyetini artırır. Örneğin, ön finansman maliyetinin yüksekliği, bir gelen ödemenin gerçek zamanlı durumuna bağlı olabilir.
Ayrıca, işletmelerin ihtiyaç duyduğu ödeme kanalları daha az bilinen bir kanal ise, genellikle fon transferini tamamlamak için birden fazla uluslararası geçiş yolu kullanmaları gerekir - bu tür yolların net bir ilerleme bildirim mekanizması olmayabilir ve bankaların 7/24 açık olmaması nedeniyle ödeme süresi kolayca uzayabilir.
Bu B2B uluslararası ödeme süreçleri zincir ortasında stablecoin ile gerçekleştirildiğinde, işletme düzeyinde bir dizi ek fayda ortaya çıkacaktır:
3.3 Kart Organizasyonu Ağı Ödemeleri
Kart organizasyonları ağı içinde, kart çıkaran kuruluş, kart sahibinin adına, satıcıların alım bankasına ödeme gönderir. Alım bankası ödemeyi alır ve bunu satıcının hesabına kaydeder. Bu bankalar, borçları doğrudan tasfiye etmez; hepsi bir ödeme ağına bağlıdır ve bu ağ, bankalar arasında iş günü içinde banka çalışma saatlerinde net hesaplaşma gerçekleştirir. Her banka, zamanında havale yapabilmesi için önceden ödenmiş bir bakiye bulundurmalıdır.
Büyük bir ödeme şirketi, 2021 yılında stabilcoin kullanarak acquirer ve issuer arasında hesaplaşma yapmaya başlamıştır. Bu stabilcoin kullanımı, havale sürecinin yerini alarak Ethereum ve Solana üzerindeki USDC'yi kullanmaya yönelmiştir. Belirli bir tarihte kart yetkilendirmesi tamamlandıktan sonra, şirket USDC kullanarak işlem taraflarının bankalarından para çekmekte veya kredi vermektedir.
Bu sistemin dahili bir ağda çalışmasından dolayı, net etkisi ağdaki ortakların yararına olmaktadır. Bu, XBMT'nin kapalı devre sistemine en çok benzemektedir, ancak kart organizasyonu ağının büyük ölçeği, ihraççı/tedarikçi kuruluşların yararına olmaktadır (çünkü daha önce küresel ödemeleri yönetmek zorundaydılar).
Stablecoinlerin avantajları, fon yönetimi ile benzerlik gösterir, ancak bu avantajlar ağ içindeki bankalara aittir: uluslararası para transferi için gereken sermaye gereksinimlerini azaltarak döviz riski kaçınılmasını sağlar. Ayrıca, blok zincirinin açıklığı, doğrulanabilirliği ve programlanabilirliği, ağ içindeki bankalar arasında kredi olanağı sunar.