#加密领域动态 Dijital varlık ticaretinde, vadeli işlem ticaretinin hayatta kalma oranının düşük olmasının başlıca nedeni, risk yönetiminin yetersizliğidir. Bu pazarda uzun vadeli hayatta kalmak için "Küçük Pozisyon, Zarar Kontrolü, Trend İzleme, Marj Yenileme, Çıkış, bileşik faiz" bu altı kritik adımı kavramak son derece önemlidir. Her adımın belirli operasyon standartları vardır, çaylaklar sadece bunları dikkatle uygulayarak büyük ölçüde tasfiye olma riskinden kaçınabilirler.
Öncelikle, küçük pozisyon ticareti hayatta kalmanın temelidir. Birçok çaylak, tam pozisyonda giriş yaparak, küçük bir geri çekilme ile tasfiye olma riskiyle karşılaşır. Doğru yaklaşım şudur: Başlangıç pozisyonu toplam sermayenin %10'unu geçmemelidir, örneğin 100.000 sermayeniz varsa, en fazla 10.000 ile pozisyon açmalısınız. Küçük pozisyonun özü, kendinize hata düzeltme fırsatı tanımak, ruh halinizi stabil tutmak ve piyasa dalgalanmaları nedeniyle belirlenen stratejiyi aceleyle değiştirmekten kaçınmaktır.
İkincisi, sıkı bir şekilde zararı durdurma uygulamak ticaretin yaşam çizgisidir. Birçok tüccar, zararı durdurmak için hafızalarına güveniyor, %3 kayıpta şanslarını deniyor ve sonuç olarak kayıplarının %50'ye çıkmasına kadar zorunlu olarak pozisyon kapatıyorlar. Pozisyon açmadan önce zararı durdurma seviyesini önceden belirlemenizi öneririz, örneğin 10.000 ile pozisyon açıyorsanız 300 kayıpla otomatik kapatma ayarlayın, manuel müdahale yapmayın. Zararı durdurmayı "hayatta kalma sigortası" olarak görün, küçük kayıpları kabul edebileceksiniz ki daha iyi fırsatlar için piyasada kalabilirsiniz.
Üçüncü olarak, trendin yönüne göre hareket etmek kârlılığın anahtarıdır. Birçok kişi hislerine dayanarak dip ve zirve yapmayı sever, sonuç olarak karşı trendde işlem yaparak daha fazla kayıplar yaşar. Profesyonel yaklaşım, piyasaya girmeden önce iki koşulun sağlanmasıdır: hareketli ortalamalar net bir boğa veya ayı dizilimi göstermeli ve işlem hacmi normalden 2 kat daha fazla olmalıdır. Trendle uyumlu işlem yapmanın kâr-zarar oranı 3 kat artırılabilir, bu da karşı trendde zorla işlem yapmaktan daha kolay kâr elde etmeyi sağlar.
Dördüncüsü, yalnızca kâr getiren birimlerde ek pozisyon alın. Yaygın hata, zarar durumunda marj yenilemeye devam etmek ve bu nedenle 10.000 sermayeyi 50.000'e kadar artırarak hala kayıplarda kalmaktır. Doğru yöntem, yalnızca trend yönünde birimin 1R (örneğin, 10.000'den 1.000 kazanmak) kâr ettikten sonra ek pozisyon almaktır ve ek pozisyon miktarı ilk pozisyonun %50'sini geçmemelidir. Ek pozisyon almak, "gaz pedalına basmak" gibidir; yalnızca yönün doğru olduğundan emin olduktan sonra hızlanmalısınız, aksi takdirde kaza yapmaktan kaçının.
Beşinci, düzenli olarak kazançları çekmek güvenli bir yoldur. Birçok kişi 50.000 kazandığı halde bunu çekmiyor, sonuçta piyasa düzeltildiğinde kazançlarının tamamını geri veriyor. Her hafta kazancın %20-30'unu banka hesabına çekmenizi öneririm; örneğin, 10.000 kazanç elde ettiyseniz, 2.000-3.000 TL'yi transfer edin. Unutmayın, sadece banka hesabınıza giden para gerçekten kazandığınız kazançtır.
Son olarak, bileşik faiz stratejisi ile uzun vadeli büyümeyi sağlamak. Karın %50'sini çekmek, geri kalan kısmını yeni teminat olarak kullanmak ve "Küçük Pozisyon → Risk Yönetimi → Trend Takibi" sürecini tekrarlamak. Bazı trader'lar bu yöntemle hesaplarını 20.000'den 60.000'e altı ay içinde büyütmüş, yalnızca piyasa tahminine göre işlem yapmaktan daha sağlam bir yaklaşım sergilemişlerdir.
Her ne kadar vadeli işlem piyasası son derece riskli olsa da, bu altı adımlık stratejiyi sıkı bir şekilde uygulayarak, çaylaklar bile sağlam bir şekilde büyüyebilir. Her zaman unutmayın: ticaret dünyasında hayatta kalmak, kâr hakkında konuşma hakkına sahip olmanın tek yoludur; risk yönetimi ise gerçek çekirdek rekabet gücüdür.
View Original
This page may contain third-party content, which is provided for information purposes only (not representations/warranties) and should not be considered as an endorsement of its views by Gate, nor as financial or professional advice. See Disclaimer for details.
#加密领域动态 Dijital varlık ticaretinde, vadeli işlem ticaretinin hayatta kalma oranının düşük olmasının başlıca nedeni, risk yönetiminin yetersizliğidir. Bu pazarda uzun vadeli hayatta kalmak için "Küçük Pozisyon, Zarar Kontrolü, Trend İzleme, Marj Yenileme, Çıkış, bileşik faiz" bu altı kritik adımı kavramak son derece önemlidir. Her adımın belirli operasyon standartları vardır, çaylaklar sadece bunları dikkatle uygulayarak büyük ölçüde tasfiye olma riskinden kaçınabilirler.
Öncelikle, küçük pozisyon ticareti hayatta kalmanın temelidir. Birçok çaylak, tam pozisyonda giriş yaparak, küçük bir geri çekilme ile tasfiye olma riskiyle karşılaşır. Doğru yaklaşım şudur: Başlangıç pozisyonu toplam sermayenin %10'unu geçmemelidir, örneğin 100.000 sermayeniz varsa, en fazla 10.000 ile pozisyon açmalısınız. Küçük pozisyonun özü, kendinize hata düzeltme fırsatı tanımak, ruh halinizi stabil tutmak ve piyasa dalgalanmaları nedeniyle belirlenen stratejiyi aceleyle değiştirmekten kaçınmaktır.
İkincisi, sıkı bir şekilde zararı durdurma uygulamak ticaretin yaşam çizgisidir. Birçok tüccar, zararı durdurmak için hafızalarına güveniyor, %3 kayıpta şanslarını deniyor ve sonuç olarak kayıplarının %50'ye çıkmasına kadar zorunlu olarak pozisyon kapatıyorlar. Pozisyon açmadan önce zararı durdurma seviyesini önceden belirlemenizi öneririz, örneğin 10.000 ile pozisyon açıyorsanız 300 kayıpla otomatik kapatma ayarlayın, manuel müdahale yapmayın. Zararı durdurmayı "hayatta kalma sigortası" olarak görün, küçük kayıpları kabul edebileceksiniz ki daha iyi fırsatlar için piyasada kalabilirsiniz.
Üçüncü olarak, trendin yönüne göre hareket etmek kârlılığın anahtarıdır. Birçok kişi hislerine dayanarak dip ve zirve yapmayı sever, sonuç olarak karşı trendde işlem yaparak daha fazla kayıplar yaşar. Profesyonel yaklaşım, piyasaya girmeden önce iki koşulun sağlanmasıdır: hareketli ortalamalar net bir boğa veya ayı dizilimi göstermeli ve işlem hacmi normalden 2 kat daha fazla olmalıdır. Trendle uyumlu işlem yapmanın kâr-zarar oranı 3 kat artırılabilir, bu da karşı trendde zorla işlem yapmaktan daha kolay kâr elde etmeyi sağlar.
Dördüncüsü, yalnızca kâr getiren birimlerde ek pozisyon alın. Yaygın hata, zarar durumunda marj yenilemeye devam etmek ve bu nedenle 10.000 sermayeyi 50.000'e kadar artırarak hala kayıplarda kalmaktır. Doğru yöntem, yalnızca trend yönünde birimin 1R (örneğin, 10.000'den 1.000 kazanmak) kâr ettikten sonra ek pozisyon almaktır ve ek pozisyon miktarı ilk pozisyonun %50'sini geçmemelidir. Ek pozisyon almak, "gaz pedalına basmak" gibidir; yalnızca yönün doğru olduğundan emin olduktan sonra hızlanmalısınız, aksi takdirde kaza yapmaktan kaçının.
Beşinci, düzenli olarak kazançları çekmek güvenli bir yoldur. Birçok kişi 50.000 kazandığı halde bunu çekmiyor, sonuçta piyasa düzeltildiğinde kazançlarının tamamını geri veriyor. Her hafta kazancın %20-30'unu banka hesabına çekmenizi öneririm; örneğin, 10.000 kazanç elde ettiyseniz, 2.000-3.000 TL'yi transfer edin. Unutmayın, sadece banka hesabınıza giden para gerçekten kazandığınız kazançtır.
Son olarak, bileşik faiz stratejisi ile uzun vadeli büyümeyi sağlamak. Karın %50'sini çekmek, geri kalan kısmını yeni teminat olarak kullanmak ve "Küçük Pozisyon → Risk Yönetimi → Trend Takibi" sürecini tekrarlamak. Bazı trader'lar bu yöntemle hesaplarını 20.000'den 60.000'e altı ay içinde büyütmüş, yalnızca piyasa tahminine göre işlem yapmaktan daha sağlam bir yaklaşım sergilemişlerdir.
Her ne kadar vadeli işlem piyasası son derece riskli olsa da, bu altı adımlık stratejiyi sıkı bir şekilde uygulayarak, çaylaklar bile sağlam bir şekilde büyüyebilir. Her zaman unutmayın: ticaret dünyasında hayatta kalmak, kâr hakkında konuşma hakkına sahip olmanın tek yoludur; risk yönetimi ise gerçek çekirdek rekabet gücüdür.