11.13 AI Raporu SEC, Token sınıflandırma çerçevesi başlattı, şifreleme düzenlemesi önemli bir dönüm noktasına ulaştı.

Bir. Başlık

1. Amerika Birleşik Devletleri Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu Başkanı kripto varlık sınıflandırma planını açıkladı

Amerikan Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu (SEC) Başkanı Paul Atkins, SEC'nin önümüzdeki birkaç ay içinde “token sınıflandırma sistemi” oluşturmayı planladığını duyurdu. Bu sistem, hangi kripto paraların menkul kıymet olarak sınıflandırılacağını net bir şekilde belirleyecek. Atkins, tokenize edilmiş ürünlerin menkul kıymet olarak değerlendirileceğini, ancak tokenize edilmemiş NFT'lerin, ağ tokenlerinin (örneğin Ethereum) ve gerçek işlevselliğe sahip “dijital araçların” (örneğin kimlik doğrulama) menkul kıymet olmadığını vurguladı.

Bu plan, kripto varlıkların düzenlenmesi için net yönergeler sağlamayı amaçlamaktadır. Uzun zamandır, SEC'in kripto varlıklar üzerindeki düzenleme kapsamı tartışmalıdır. Bu sınıflandırma sisteminin uygulanması, sektör katılımcılarına yasal kesinlik getirecektir. Ancak bazı kişiler, SEC'in menkul kıymet tanımını aşırı genişletebileceğinden ve kripto varlıkların yenilik alanını kısıtlayabileceğinden endişe duymaktadır.

Sektör uzmanları, bu sınıflandırma sisteminin kripto şirketlerinin işletme modelleri, finansman kanalları ve uyum maliyetlerini etkileyeceğini belirtiyor. Menkul kıymet olarak sınıflandırılan tokenler, daha katı ihraç ve işlem kurallarına tabi olacaktır. Menkul kıymet olmayan tokenler ise daha fazla düzenleyici özgürlükten yararlanabilecektir. Sınıflandırma sonucu, sektördeki yeniden yapılanmayı tetikleyebilir ve etkisi 2022'nin “kripto kışları” olayını aşabilir.

2. Amerika hükümeti tarihindeki en uzun hükümet kapalı kalmasını sona erdirdi, kripto piyasası kısa vadede fayda sağladı.

Amerikan Başkanı Trump, 43 gün süren hükümet kapanmasını sona erdiren bir yasayı imzaladı. Bu adım, yatırımcı güvenini artırdı ve kripto para piyasasında kısa vadeli bir sıçrama yaşandı; Bitcoin, Ethereum ve XRP'nin değer artışı %5'i aştı.

Analistler, hükümetin yeniden başlamasının kısa vadeli bir güven onarımını simgelediğini, ancak potansiyel veri boşluğunun ve yeniden durma riskinin piyasa beklentilerini sürekli olarak domine etmeye devam edeceğini düşünüyor. Makro düzey şu anda bekleme dönemine girmiş durumda, piyasa likiditesi yeniden yüksek volatiliteye sahip varlıklara odaklanıyor, kripto piyasası kısa vadede riskten kaçınma ve arbitraj talebinden fayda görebilir.

Aslında, hükümetin uzun süre kapalı kalması nedeniyle Ekim ayındaki kritik ekonomik veriler, CPI ve istihdam raporu gibi, asla yayımlanmayabilir. Bu, piyasada ekonomik görünüm üzerindeki belirsizliği artıracak ve Fed'in kararlarını da etkileyebilir. Kripto piyasası açısından, bu politika ve veri kopukluğunun oluşturduğu “bilgi boşluğu”, fonların geleneksel finansal varlıkların belirsizliğinden kaçınma eğiliminde olmasını sağlayacaktır.

3. Sekizinci Ulusal Ceza Mahkemesi Çalışma Toplantısı, davaya konu sanal para işlemlerine odaklandı.

13 Kasım'da yapılan 8. Ulusal Ceza Yargılaması Çalıştayı, siber alan güvenliğini korumayı vurguladı ve üç açıdan somut taleplerde bulundu:

Birincisi, sanık sanal para tasfiyesi, çevrimiçi canlı yayın ahlaka aykırı gösterimler, siber suç davalarının yargı yetkisi, elektronik veri delil toplama ve sertifikasyon gibi yeni sorunlara odaklanarak, yargı kurallarını daha da geliştirmek, hüküm standartlarını düzenlemek ve hukuka uygun internet kullanımı ile medeni internet kullanımını teşvik etmektir.

İkincisi, sınır ötesi çevrimiçi kumar suçlarına karşı yasalar çerçevesinde sert önlemler almak, yurtdışındaki kumara hizmet veren ve kumarla ilgili zararlı bilgileri yayan çevrimiçi platformların cezai sorumluluklarını hukuki olarak takip etmek ve ilgili birimlerle birlikte çevrimiçi kumar tanıtım zincirini düzenlemektir.

Üçüncüsü, vatandaşların kişisel bilgilerini ihlal eden kara ve gri sektörlerin yukarı akışındaki yasa dışı suçlara karşı mücadeleyi artırmak, “sektördeki hainleri” sıkı bir şekilde cezalandırmak, meslek yasaklarını yasal olarak uygulamak ve çevrimiçi platformların denetim sorumluluğunu yerine getirmelerini sağlamak gerekiyor.

Bu konferans, yargı organlarının sanal para ile ilgili suçların denetiminde artan bir müdahale sergilediğini gösteriyor. Sanal para uygulamalarının sürekli genişlemesiyle birlikte, uyumluluk ve denetim sorunları giderek daha fazla öne çıkıyor. Gelecekte, ilgili departmanların yasa ve yönetmelikleri daha da geliştirmesi, sanal para ticaret faaliyetlerini düzenlemesi ve ağ finansman güvenliğini koruması bekleniyor.

4. Hu Tao Capital, EdgeAI Labs'a stratejik yatırım yaparak merkezi olmayan AI gelişimini destekliyor.

Hutao Capital Ltd, EdgeAI Labs'a önemli bir stratejik yatırım yaptığını duyurdu. Bu işbirliği, EdgeAI Labs'ın merkezi olmayan platform geliştirmesini hızlandıracak, küresel etkisini artıracak ve dünya genelindeki kullanıcılara daha güvenli AI çözümleri sunma imkanı verecek.

EdgeAI Labs, son teknolojiyle, merkeziyetsiz AI ve kenar bilişim ihtiyaçlarını karşılama konusunda benzersiz bir avantaja sahiptir. Şirket, kullanıcı cihazlarında güvenli bir şekilde çalışabilen AI ajanları sunmayı hedeflemekte, merkezi bulut altyapısına olan bağımlılığı azaltmakta ve veri gizliliği ile güvenliğini sağlamaktadır.

Walnut Capital ile iş birliği, merkeziyetsiz altyapının teknolojik evrimdeki önemini vurgulamaktadır. Bu yatırım, EdgeAI Labs'ın çözüm mimarisini güçlendirmesine, merkeziyetsiz kenar düğümlerinin dağıtımını hızlandırmasına ve şirketin operasyonel yeteneklerini geliştirmesine destek olacaktır.

Analistler, AI altyapı talebinin enerji pazarındaki dengeleri değiştirdiğini ve elektrik arzının gelecekteki rekabetin anahtarı haline geldiğini belirtiyor. Merkeziyetsiz AI, geleneksel bulut bilişimin karşılaştığı gizlilik, güvenlik ve verimlilik gibi sorunları çözme umudunu taşırken, sektörde yeni bir gelişim trendi oluşturuyor. Walnut Capital'in yatırımı, EdgeAI Labs'ın bu alanda öncü olmasını teşvik edecek.

5. TOKEN2049 konferansı现场 gözlemleri: sektör yeni fırsatlar ve yenilikçi güç arayışında

18-19 Eylül tarihlerinde, dünyanın önde gelen teknoloji konferansı TOKEN2049 Singapur'da gerçekleştirildi. 150'den fazla ülkeden 7000'den fazla şirket ve 20.000'den fazla katılımcı bir araya gelerek teknoloji gelişimi için yeni fırsatları tartıştı.

Yerinde gözlemler, sektörde bir dönüşüm acısının yaşandığını gösteriyor. Diğer yandan, geleneksel popüler alanlar olan tam zincir oyunları, NFT gibi alanların gelişimi yavaşladı ve sektördeki çalışanların güveni azaldı; öte yandan, AI+ teknolojisi, hesaplama ve tüketici düzeyindeki uygulamalar gibi yeni alanlar sermayenin ilgisini çekmeye başladı.

Katılımcılar, sektörün mevcut sıkıntısının yalnızca makro çevreden değil, aynı zamanda altyapı mantığının aşamalı olarak ölmesinden kaynaklandığını düşünüyor. Geçmişteki “girişim - paketleme - kullanıcı artışı - borsa listesi - çıkış” modeli sona eriyor ve sektörün yeni bir iş mantığı ve gerçek kullanıcılara acil ihtiyacı var.

Bazı yenilikçi projeler ortaya çıkmış olsa da, genel olarak girişimlerin finansmanı hala zor. Borsa iyi gelir modeli sayesinde kazanan olurken, sektördeki yetenek kaybını da artırdı. Katılımcılar, borsaların ve yatırımcıların uzun vadeli girişimcilere daha fazla odaklanması, gerçek yenilikleri desteklemesi gerektiğini belirterek, sektör için yeni bir büyüme ivmesi kazandırılabileceğini vurguladı.

İki. Sektör Haberleri

1. Bitcoin kısa vadede baskı altında, kurum fonlarının çekilmesi piyasada endişelere yol açtı.

Bitcoin, Ekim ayında 330 milyar dolar piyasa değerinin buharlaşmasının ardından zorlu bir toparlanma süreci yaşıyor ve fiyatı 100 bin dolar seviyesinde dalgalanıyor. Son veriler, Bitcoin'in 24 saat içinde %1.3 düştüğünü ve 103 bin dolar seviyesinin altına indiğini gösteriyor. Analistler, bu hareketin kurumsal fonların sürekli olarak çekilmesiyle ilgili olduğunu belirtiyor.

CryptoQuant'ın zincir üstü verileri, borsa BTC rezervlerinin ağustos başından bu yana yaklaşık %8 azaldığını, rezerv USD değerinin ise yaklaşık 300 milyar dolardan kasımda 250 milyar dolara düştüğünü gösteriyor. Bu, yatırımcıların borsalardan fon çektiğini (kendi cüzdanlarına veya güvenli varlıklara yöneldiğini) ve satım sinyallerini güçlendirdiğini ortaya koyuyor. Bu arada, Bitcoin'in yeni yatırımcıları, önceki hızlı girişlerden yavaş yavaş ilerlemeye geçerek yeni talebin azalmaya başladığını ve yatırımcı risk iştahının düştüğünü gösteriyor.

Diğer yandan, Ekim ayındaki büyük Bitcoin düşüşünün ardından piyasa duyguları temkinli hale geldi. Kripto para korku ve açgözlülük endeksi 15'e düşerek “aşırı korku” durumuna girdi. Santiment raporu, Bitcoin gibi ana para birimlerinin olumsuz duygularını gösteriyor ve bunu boğa piyasasının teslimiyet sinyali olarak değerlendiriyor. Ancak uzmanlar sabırlı olmaya çağırıyor ve “korkuyla al, açgözlülükle sat” yatırım anlayışını vurguluyor.

Genel olarak, Bitcoin kısa vadede baskı altında, kurumsal fonların çekilmesi piyasalarda endişe yarattı. Ancak analistler, mevcut durgun ruh halinin uzun vadeli yatırımcılara birikim fırsatı sunduğunu düşünüyor. Bitcoin'in gelecekte yükseliş trendine geri dönüp döneceği ise makro politikalar, likidite gibi faktörlerin değişimine bağlı olarak izlenmelidir.

2. Ethereum kısa vadeli bir yükseliş gösteriyor, DeFi ekosistemi yeniden canlanıyor.

Ethereum, son 24 saatte %1.7 artış göstererek 3500 dolar seviyesinin üzerine yeniden çıktı. Bu yükseliş, esasen DeFi ekosisteminin aktivitesindeki canlanma ile destekleniyor.

Veriler, tüm ağın DeFi TVL'sinin 1333.66 milyar dolara yükseldiğini ve son 24 saatte %1.16'lık bir artış gösterdiğini ortaya koyuyor. Ana akım protokoller genel olarak küçük bir artış kaydederken, Aave, Lido, EigenLayer ve Spark yaklaşık %1-%2 günlük artışlar kaydetti.

Günün piyasa odak noktası üç ana yönde yoğunlaştı: Birincisi, Infinex, 代币生成事件(TGE) duyurdu ve çoklu teşvik dağıtım etkinliklerini başlatarak, çapraz zincir agregasyon ekosisteminin resmi olarak ana ağ aşamasına geçtiğini belirtti; İkincisi, EigenCloud ve LayerZero, çapraz zincir güvenliğini sağlamak için ekonomik ceza mekanizması ile EigenZero merkeziyetsiz doğrulama ağı başlattı; Üçüncüsü, SEC Başkanı Paul Atkins, “代币分类” düzenleme çerçevesini tanıttı ve “kripto tokenlerin ağ olgunlaştıkça menkul kıymet özelliklerinden ayrılabileceğini” ilk kez öne sürdü.

Piyasa zayıflığı altında, bu politikalar ve teknolojik sinyaller DeFi alanının yapısal öne çıkan özelliklerini oluşturuyor. Analistler, düzenleyici netlikteki artışın daha fazla kurumsal fonun sektöre girmesine yardımcı olacağını düşünürken, aynı zamanda çapraz zincir teknolojisinin gelişiminin DeFi ekosisteminin daha da genişlemesini destekleyeceğini belirtiyor.

Ancak, bazı analistler DeFi ekosisteminin sürdürülebilirliği konusunda endişelerini dile getiriyor. Mevcut DeFi'nin gerçek uygulama senaryolarından yoksun olduğunu belirtiyorlar; çoğu protokol yalnızca mevcut finansal işlevleri tekrarlıyor. Gerçek acı noktalarını çözdükçe, DeFi önemli bir gelişim kaydedebilir.

3. Altcoin işlem hacmi büyük bir artış gösterdi, XRP ETF'sinin piyasaya sürülmesi pazarın dikkatini çekti.

“Canary XRP ETF'nin resmi olarak yürürlüğe girmesi” haberinin etkisiyle, DTCC( Amerika Depo Güvencesi ve Takas Şirketi) web sitesinde listelenen birçok altcoinin 24 saatlik işlem hacmi büyük ölçüde artmıştır. Bunlar arasında, XRP'nin 24 saatlik işlem hacmi %62,1 artarken, 24 saatlik yükselişi %4; DOGE'nin 24 saatlik işlem hacmi ise %22,2 artmıştır.

Analistler, bu fenomenin yatırımcıların yaklaşan XRP ETF'sine yönelik yüksek beklentilerini yansıttığını belirtiyor. XRP ETF'si resmen piyasaya sürüldüğünde, büyük miktarda kurumsal fon akışı bekleniyor ve bu da XRP gibi alternatif kripto paraların fiyatlarını artıracaktır.

Ancak, bazı analistler alternatif coinlerin uzun vadeli perspektifine temkinli yaklaşmaktadır. Onlar, alternatif coinlerin gerçek uygulama senaryolarından yoksun olduğunu, fiyatlarının esasen spekülatif dalgalanmalara bağlı olduğunu düşünüyorlar. Sürekli bir işlem hacmi ve likidite desteği olmadan, alternatif coinlerin fiyatlarının kısa vadede büyük dalgalanmalar göstermesi muhtemeldir.

Ayrıca, düzenleyici otoritelerin altcoinlere karşı tutumlarının sertleşmesi de büyük bir risk. ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu Başkanı Paul Atkins, en son yayımlanan “token sınıflandırması” düzenleme çerçevesinde tokenleştirilmiş ürünlerin menkul kıymet olarak değerlendirileceğini açıkça belirtti. Bu, gelecekte altcoinlerin daha sıkı bir düzenlemeyle karşılaşabileceği anlamına geliyor.

Genel olarak, XRP ETF'sinin piyasaya sürülmesi dikkat çekiyor, ancak alternatif kripto paraların uzun vadeli görünümü hala birçok belirsizlikle dolu. Yatırımcılar riskleri dikkatlice değerlendirmeli ve kısa vadede fiyat dalgalanmalarına mantıklı bir şekilde yaklaşmalıdır.

Üç. Proje Haberleri

1. AgentLISA, 12 milyon dolar finansmanı tamamladı ve AI ajan güvenlik çerçevesini geliştirecek.

We AI代理AgentLISA, 1200万美元 finansman aldığını açıkladı. Yatırımcılar arasında Redpoint Ventures, UOB Venture Management, Signum Capital, NGC Ventures, Hash Global, LongHash Ventures, M23 Capital, Kryptos, Fellows Fund, ByteTrade Lab, Summer Ventures ve Woori Ventures gibi kuruluşlar yer alıyor.

AgentLISA, Web güvenliğine odaklanan bir AI şirketidir. Şirket, bu finansman turunu, geleneksel tarayıcılar ve insan denetimlerinin sıklıkla gözden kaçırdığı karmaşık çok adımlı açıkları tespit etmeyi amaçlayan AI ajanı güvenlik çerçevesini geliştirmek için kullanmayı planlıyor. Bu çerçeve, geliştiricilerin potansiyel güvenlik açıklarını tanımlamalarına ve düzeltmelerine yardımcı olmak için hacker saldırı yollarını simüle ederek çalışacaktır.

Son yıllarda, Web güvenlik sorunları giderek daha fazla önem kazandı. Kripto alanına daha fazla fon akışı ile birlikte, hacker saldırıları da giderek daha sık hale geldi. AgentLISA'nın AI güvenlik çerçevesi, Web ekosistemine daha güçlü bir güvenlik koruma yeteneği kazandırmayı, akıllı sözleşmelerin ve DApp'lerin güvenliğini artırmayı ve böylece kullanıcıların Web uygulamalarına olan güvenini güçlendirmeyi vaat ediyor.

Sektör analistleri, AgentLISA'nın finansmanının Web güvenliği alanının önemini ve gelişim potansiyelini daha da vurguladığını belirtiyor. Web ekosisteminin sürekli genişlemesiyle birlikte, güvenlik sorunları, gelişimini sınırlayan ana faktör haline gelecektir. AgentLISA gibi Web güvenliğine odaklanan yenilikçi şirketlerin gelecekte önemli bir rol oynaması bekleniyor.

2. Jito Labs, Solana blok montaj pazarı BAM'ı tanıttı

Solana MEV altyapısı Jito Labs, Block Assembly Marketplace(BAM'ı tanıttı. Bu blok montaj pazarı), Solana ağındaki sorunları çözebileceğini, zincir üzerindeki avantajları pekiştirebileceğini ve "internet sermaye piyasası"nın hayata geçmesine yardımcı olabileceğini belirtiyor.

BAM, herkesin blok gönderebildiği ve ödül kazanabildiği merkeziyetsiz bir blok montaj pazarını temsil eder. Solana'nın yürütme katmanının şeffaflığını ve adaletini sağlamayı, zincir üstü işlemlerin merkezi alanları aşmasını teşvik etmeyi amaçlamaktadır. Şu anda, Solana'da yedi farklı işlem zamanlayıcısı bulunmaktadır ve bu durum yürütme belirsizliği sorununa yol açmaktadır. BAM, Ethereum'un önerici-yapıcı ayrımını (PBS) modeline dayanarak benimsemekte ve benzer hataları önlemektedir.

Jito Labs, BAM'ın Solana ağındaki MEV( madenci tarafından çıkarılabilir değer) sorununu etkili bir şekilde çözebileceğine inanıyor ve adil işlem yürütümünü sağlıyor. Ayrıca, Solana'yı “internet sermaye piyasası” dönüşümüne yönlendirecek ve zincir üstü finansal uygulamalara daha şeffaf ve verimli bir altyapı sağlayacaktır.

Analistler, MEV'nin halka açık blok zincirlerinin gelişiminde bir sorun olduğunu belirtmekte ve BAM bu sorunu çözmek için yeni bir yaklaşım sunmaktadır. Önde gelen MEV altyapı sağlayıcısı Jito Labs, BAM ile Solana ekosisteminde önemli bir konum elde etmeyi umuyor. Gelecekte, benzer merkeziyetsiz blok montaj pazarlarının daha fazla halka açık blok zincirinde ortaya çıkması bekleniyor.

3. Ethereum Vakfı “Güvenmeye Gerek Olmayan Bildiri” yayımladı

Ethereum Vakfı, X platformunda, hesap soyutlama ekibinin Vitalik Buterin ile birlikte "Güvensiz Beyan"ı yayınladığını ve bunu zincir üzerine yerleştirdiğini duyurdu. Bu beyan, Ethereum'un temel amacını tekrar vurguladı: İnsanların güvenilir bir aracıya ihtiyaç duymadan koordinasyon ve etkileşimde bulunmalarını sağlayan bir sistem kurmak.

Bu bildiri Yoav Weiss, Vitalik Buterin ve Marissa Posner tarafından kaleme alınmış olup, “güven gerektirmeyen” sistemleri, herhangi bir dürüst katılımcının izin almadan katılabileceği, doğrulayabileceği ve hareket edebileceği sistemler olarak tanımlamaktadır. "Üç yasa"yı önermektedir: anahtar gizliliği yok, vazgeçilmez aracılar yok, doğrulanamaz sonuçlar yok.

Ethereum için, bu bildiri kullanıcıların eylem başlatma, doğrulanabilirlik, kapsayıcılık ve kod tabanlı mantığı sürdürmesine vurgu yaparak güvenilir tarafsızlığı sağlamaktadır. Aracılara, örneğin barındırılan RPC veya merkezileştirilmiş sıralama gibi, bağımlılığa yol açabilecek kolaylıklardan kaçınmaya çağırmaktadır.

Bu beyan, zincir üzerindeki sözleşme biçiminde saklanır ve tekil işlem pledge() sağlar. Bu işlemi çağırmak sadece Gas ücreti tüketir, herhangi bir teşvik sağlamaz. İlgili taraflar taahhütte bulunarak, kullanıcıların kendi yetkilendirmelerini ve güvene ihtiyaç duymayan özellikleri önemsediklerini belirtir.

Analistler, bu bildirinin Ethereum'un merkeziyetsizlik ilkesine olan bağlılığını vurguladığını düşünüyor. Hesap soyutlaması gibi güncellemelerin ilerlemesiyle birlikte, Ethereum'un güvene ihtiyaç duymayan yapıyı daha da güçlendirmesi ve Web ekosistemine daha güvenli ve sağlam bir altyapı sunması bekleniyor.

Dört. Ekonomik Dinamikler

1. Amerika Birleşik Devletleri hükümetinin kapanması sona erdi, ekonomi verilerinin yayımlanması engellendi

Ekonomik arka plan: ABD ekonomisi 2025'in ilk üç çeyreğinde ılımlı bir büyüme göstermeye devam etti, üçüncü çeyrekteki reel GSYİH yıllıklandırılmış çeyrek oranı %2.6 oldu. Enflasyon oranı Ekim ayında geriledi, ancak yine de Fed'in %2'lik hedef seviyesinin üzerindedir. İstihdam piyasası genel olarak sağlam kalmaya devam etmekte, işsizlik oranı %3.5 gibi düşük seviyelerde seyretmektedir.

Önemli olay: ABD hükümeti 1 Ekim'de kapanmaya başladı ve 43 gün boyunca sürdü, ta ki 13 Kasım'da Başkan Trump geçici bütçe yasasını imzalayana kadar, bu da tarihin en uzun hükümet kapanma olayı oldu. Kapanma süresince federal hükümet normal işleyişini sürdüremedi ve milyonlarca federal çalışan zorunlu izne ayrıldı, kritik ekonomik veriler zamanında yayımlanamadı.

Piyasa tepkisi: Hükümetin yeniden açılması kısa vadeli ekonomik belirsizliği hafifletmiş olsa da, potansiyel veri boşluğu ve yeniden duraksama riski hâlâ piyasa beklentilerini domine ediyor. Yatırımcılar, Ekim ayı istihdam ve enflasyon verilerinin eksik olmasının ABD Merkez Bankası'nın Aralık ayındaki faiz kararını etkileyeceğinden endişe ediyor. ABD tahvil getirilerinin düşmeye devam etmesi muhtemel, dolar endeksi kısa vadede baskı altında. Yüksek dalgalı varlıklar, güvenli liman ve arbitraj talebinden fayda görebilir.

Uzman Görüşü: Goldman Sachs analistleri, Çalışma İstatistikleri Bürosu'nun önümüzdeki hafta güncellenmiş veri yayınlama takvimini açıklayacağını belirtiyor. Yeni açıklanacak verilerin işgücü piyasasında bir yavaşlama, yüksek enflasyon ve ekonomik büyümenin olumlu ancak zayıf olduğunu göstermesi bekleniyor. Amerikalı ekonomist Paul Krugman, hükümetin kapanmasının ekonomiye olan olumsuz etkisinin tamamen telafi edilmesinin zor olduğunu düşünüyor ve dördüncü çeyrek GSYİH büyüme oranının etkilenebileceğini belirtiyor.

2. Fed içindeki görüş ayrılıkları artıyor, Aralık'ta faiz artış yolu belirsiz.

Ekonomik Arka Plan: 2025'te ABD ekonomisi büyüme yavaşlaması yaşarken, enflasyon oranı yılın büyük bir kısmında %7'nin üzerinde kaldı. İşgücü piyasası hâlâ sıkı, ancak istihdam artışında yavaşlama belirtileri görülmeye başlandı. Enflasyonu kontrol altına almak için, Fed Mart ayından bu yana üst üste altı kez faiz artırdı ve federal fon oranı hedef aralığını %3.75-%4 gibi yüksek bir seviyeye çıkardı.

Önemli olay: ABD Merkez Bankası içindeki yetkililer, Aralık ayında faiz artırımlarına devam edilip edilmeyeceği konusunda fikir ayrılığına düştü. Yönetim Kurulu Üyesi Collins, mevcut faiz oranlarının “hafif sıkı” bir aralıkta olduğunu ve politikayı daha fazla gevşetmenin dikkatli yapılması gerektiğini düşünüyor. Yönetim Kurulu Üyesi Milan ise aşırı sıkılaşmadan kaçınılması gerektiğini, aksi takdirde ekonomik düşüş riskinin ortaya çıkabileceğini vurguladı. Bostic ise enflasyon tehdidinin daha belirgin ve acil olduğunu vurguladı.

Pazar tepkisi: Fed içindeki anlaşmazlık, Aralık ayındaki politika yoluna yönelik belirsizliği artırdı. Yatırımcılar genel olarak Fed'in Aralık ayında faiz artırmaya devam etmesini bekliyor, ancak artırmanın 25 baz puana kadar yavaşlayabileceği düşünülüyor. Hisse senedi piyasasındaki dalgalanma arttı, yatırımcılar istihdam ve enflasyon verilerine yakından bakıyor ve politika yönü konusunda ipuçları arıyor.

Uzman görüşü: Eski FED üyesi Lael Brainard, FED'in Aralık'ta faiz artırımlarını durdurması gerektiğini, böylece ekonomiye biraz nefes alma alanı vermesi gerektiğini düşünüyor. Öte yandan Goldman Sachs, FED'in gelecek yılın ilk çeyreğinde faiz artırma döngüsünü sonlandırmasını bekliyor ve o zaman federal fon oranının %5'e yükselebileceğini öngörüyor. Ekonomist Paul Krugman, aşırı faiz artırımlarının ekonomide sert bir inişe yol açabileceği konusunda uyarıyor.

3. Çin yeni bir destek önlemi paketi açıkladı, ekonominin istikrar kazanmasını ve toparlanmasını teşvik ediyor

Ekonomik Arka Plan: 2025'te Çin ekonomisi, gayrimenkul düzenlemeleri, pandemiyi kontrol etme çabaları ve jeopolitik gerginliklerin bir araya gelmesiyle, GSYİH büyüme hızı %3.3'e düşerek 1976'dan bu yana kaydedilen en düşük seviyeye ulaştı. Sanayi üretimi ve tüketim verileri zayıf kalırken, enflasyon baskıları artış gösterdi.

Önemli olaylar: Ekonomik durgunluk baskısıyla başa çıkmak için, Çin hükümeti ve merkez bankası son zamanlarda daha fazla rezerv oranı indirimleri, faiz indirimleri, özel yeniden finansman ölçeğini genişletme ve altyapı yatırımlarını artırma gibi bir dizi destek politikası uygulamaya koydu; bu, ekonomiyi stabilize etmeyi amaçlıyor.

Piyasa Tepkisi: Yeni bir politika kombinasyonu piyasa tarafından olumlu bir yanıt aldı, finansman ortamını iyileştirmeye ve piyasa güvenini artırmaya yardımcı oluyor. Gayrimenkul hisseleri ve döngüsel hisseler yükselişe geçti, yuanın döviz kuru istikrara kavuştu, tahvil getirisi eğrisi boğa eğilimi gösterdi. Ancak piyasa uzmanları, politika iletiminde gecikme olduğunu belirtiyor, ekonominin istikrar kazanması biraz zaman alacak.

Uzman Görüşü: Renmin Üniversitesi Zhongyang Finans Araştırmaları Enstitüsü Müdürü Liu Yuanchun, gayrimenkul sektöründeki zorlukların hâlâ ekonomiyi etkileyen ana neden olduğunu belirtmekte ve ilgili kurumların riskleri çözme konusunda daha fazla çaba göstermesi gerektiğini vurgulamaktadır. Nomura Securities Asya-Pasifik Bölgesi Ekonomisti Chen Xi, Çin ekonomisinin 2026 yılında %6'dan fazla bir büyüme hızını yeniden kazanacağını öngörüyor, ancak geleceğin hâlâ birçok belirsizlikle karşı karşıya olduğunu ifade ediyor.

Beş. Düzenleme & Politika

1. SEC Başkanı Atkins, token sınıflandırma çerçevesini tanıttı; kripto düzenlemesinde bir dönüm noktası.

ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu (SEC) Başkanı Paul Atkins, SEC'in önümüzdeki birkaç ay içinde “token sınıflandırma çerçevesi” (token classification framework) oluşturmayı planladığını açıkladı. Bu çerçeve, hangi kripto varlıkların menkul kıymetler kapsamına girdiğini netleştirmeyi amaçlıyor. Çerçeve, "Howey testi"ne dayanacak ve dijital ürünler, dijital koleksiyonlar ve dijital araçlar menkul kıymetler kapsamının dışına alınacak, yalnızca finansal araçların sahipliğini temsil eden tokenize menkul kıymetler denetim altına alınacak.

Bu politika değişikliği, SEC'in geçmişteki hukuk uygulayıcı odaklı düzenleme yaklaşımından, ABD dijital varlık düzenlemesine belirlilik kazandıracak net bir sınıflandırma sistemi oluşturma yönünde önemli bir geçişi işaret ediyor. SEC Başkanı, bu çerçevenin yenilikçilere gereken düzenleyici netliği sağlayacağını ve aynı zamanda yatırımcı haklarını koruyacağını belirtti.

Piyasa katılımcıları genel olarak bunu memnuniyetle karşıladı. Kripto para sektörü uzun zamandır düzenleyici netlik talep ediyordu ve SEC'in önceki durumu şirketleri ve yatırımcıları zor durumda bırakmıştı. Sektör uzmanları, token sınıflandırma çerçevesinin sektörü sağlıklı bir şekilde geliştireceğini ve daha fazla kurumsal yatırımcı ile yenilikçi projenin kripto alanına girmesini teşvik edeceğini düşünüyor.

Ancak, bazı uzmanlar çerçevenin belirli detaylarının ve uygulama durumunun hala gözlemlenmesi gerektiğini hatırlatıyor. Valkyrie dijital varlık CEO'su Leah Wald, “Çerçevenin nihai versiyonunun ortaya çıkmasını beklemeliyiz ve SEC'in bu sınıflandırma sistemini pratikte nasıl uygulayacağını dikkatle takip etmeliyiz.”

2. Singapur Merkez Bankası: Tokenleştirilmiş banka yükümlülükleri ve stablecoin düzenlemesini destekleyecek

Singapur Finans Otoritesi (MAS) en üst düzey yetkilisi Chia Der Jiun, Perşembe günü yaptığı açıklamada, Singapur Merkez Bankası'nın ölçeklenebilir ve güvenli bir tokenleştirilmiş finansal ekosistem inşa etmeyi planladığını belirtti. Bu amaçla, gelecek yıl tokenleştirilmiş MAS tahvil ihracı için bir pilot uygulama başlatacak ve stablecoin'leri denetlemek için ilgili yasaları çıkaracak.

Chia Der Jiun, Singapur Finans Otoritesi'nin stabilcoin düzenleme çerçevesinin detaylarını sürekli olarak geliştirdiğini ve ilgili yasama taslağını hazırlayacağını belirtti. Temel odak noktası "sağlam rezerv varlık desteği ve güvenilir geri ödeme mekanizması"dır. Ayrıca, Singapur Finans Otoritesi'nin “Mavi İnisiyatif” (Blue Initiative) altında çeşitli pilot projeleri desteklediğini, bu programın tokenleştirilmiş banka yükümlülükleri ve düzenlenmiş stabilcoin kullanarak hesaplaşmayı keşfetmeyi amaçladığını ekledi.

Bu adım, Singapur'un dijital varlık inovasyonunu aktif bir şekilde benimsediğini yansıtmaktadır. Sektör uzmanları, Singapur'un stabilcoin düzenlemesi konusundaki öncü keşiflerinin, diğer ülke ve bölgeler için faydalı bir örnek teşkil edeceğini düşünüyor.

Ancak, bazı uzmanlar, stablecoin düzenlemesinin yenilik ve risk yönetimi arasında bir denge kurması gerektiğini hatırlatıyor. Coinbase'in Baş Politika Sorumlusu Faryar Shirzad, “Stablecoin düzenlemeleri, istikrarını ve şeffaflığını sağlamalı, aynı zamanda gelişim alanını aşırı şekilde kısıtlamamalıdır” dedi.

3. Yüksek Mahkeme, davaya konu sanal para tasfiyesi gibi yeni sorunlara odaklanılmasını talep etti.

11 Kasım 13'de toplanan 8. Ulusal Ceza Mahkemesi Çalışma Toplantısı, siber uzay güvenliğini korumanın önemini vurguladı ve üç açıdan somut taleplerde bulundu:

1. Sanık sanal para tasfiyesi, çevrimiçi yayın ahlaka aykırı gösterimler, siber suç davalarının yetkisi, elektronik veri delil toplama ve doğrulama gibi yeni sorunlara odaklanmalı, yargı kurallarını daha da geliştirmeli, karar verme standartlarını düzenlemeli ve hukuka uygun bir şekilde internet kullanımı ile medeni internet kullanımını teşvik etmelidir.

2. Yasadışı çevrimiçi kumar suçlarına karşı yasal olarak sert önlemler alınmalı, yurtdışında kumar hizmeti sunan ve kumar ile ilgili zararlı bilgileri yaymakla yükümlü internet platformlarının cezai sorumluluğu hukuka uygun olarak takip edilmelidir. İlgili birimlerle işbirliği yapılarak çevrimiçi kumar tanıtım zinciri düzenlenmelidir.

3. Kişisel bilgilerin ihlali gibi kara ve gri sektörlerin yukarı akışta suçlarına karşı mücadele gücünü artırmak, “sektördeki hainleri” sert bir şekilde cezalandırmak, meslek yasaklarını yasal olarak uygulamak ve internet platformlarının denetim sorumluluğunu güçlendirmek gerekir.

Toplantıda küresel siber suç yönetiminin önemi vurgulandı ve bu, yargı kurumlarının sanal para gibi yeni suçlara yönelik önemini artırdığını gösteriyor. Sektör uzmanları, yargı kurallarının ve karar standartlarının netleştirilmesinin, sanal paranın yargı alanında kullanımını düzenlemeye yardımcı olacağını düşünüyor.

Ancak, bazı görüşler, aşırı sert düzenlemelerin sanal para yasal uygulamalarının gelişimini engelleyebileceğini savunuyor. Renmin Üniversitesi'nden Profesör Dong Zhikai, “Suçla mücadele ederken, sanal paranın yasal yenilikleri için de bir alan bırakmalıyız.” diyor.